3. Dublin'de Kalacak Yer Bulmak


Dublin'de Kalacak Yer Sorunu


Dublin'de ev nasıl bulunur
Daha önceki bloglarımda İrlanda'nın 2008 'de Amerika Birleşik Devletleri'nde başlayan ve tüm dünyayı saran bankacılık krizinden en çok etkilenen ülkelerden biri olduğu söylemiştim. 2008 ile başlayan ekonomik bunalım, kamu ve özel sektör yatırımlarının durmasına, tüketimin azalmasına, toplu işten çıkarmalara ve sonuç olarak hanehalkı gelirinin belirgin olarak düşmesine neden olmuştur.

Tüm bunlar özellikle sağlık ve konut sektöründe temel bir takım hizmetlerin alınamamasına kadar giden bir takım sonuçlar doğurmuştur. Sağlık konusunu şimdilik buraya park ediyorum ve konut sektörüne değinmek istiyorum.


Dublin'de yaşamak

Yukarıdaki grafikten anlaşılacağı üzere ekonominin yeniden büyümeye başladığı yıl olan 2014'ten beri İrlanda'ya giriş yapan göçmen sayısı, çıkış yapandan daha fazla. İrlanda istatistik Ofisi verilerine* göre 2017 yılında net göçmen sayısı 23.200 iken, 2018 yılı rakamlarına göre net göçmen sayısı 33.900. İrlanda GDP büyüme oranlarının AB ortalamasının çok üstünde seyretmesine bakarak, 2019 yılındaki net göçmen girişinin 40.000'in üzerinde olacağını tahmin etmek yanlış olmayacaktır. 

Göçmenliğe ilave olarak doğal nüfus artış oranına baktığımızda İrlanda'nın 2018 net nüfus artış sayısı  30.500 olarak ölçülüyor. Sonuç olarak, İrlanda nüfusunun 2018 yılında yaklaşık 65.000 kişi artış göstermiş olduğu anlaşılıyor. Aslında nüfus artış hızına karşılık toplam konut stoğundaki değişikliği en iyi aşağıdaki grafik açıklıyor.



Şu an kaynağını bulamasamda son okuduğum bir makalede 2018 yılında yalnızca 20.000 yeni ev inşa edildiğinden bahsediyordu. Nüfusun sadece 2018'de 65.000 kişi artmasına rağmen aynı yıl inşa edilen toplam ev sayısı 20.000. Sanıyorum durumunun vehametini daha iyi anlamışsınızdır. İster inanın, ister inanmayın; Dublin'de her gün istisnasız iki şey konuşulur. 1) Hava durumu 2) Evsizlik

Mayıs 2019 güncellemesi : Mayıs 2019 itibariyle İrlanda'da konut arzı tarihin en düşük seviyesine geriledi. İrlanda'da kiralık yada satılık konut alanında neredeyse tekel durumunda bulunan daft.ie Q1-2019 raporuna göre tüm İrlanda'da kiralık olarak bulunan yanlızca 2700 adet konut bulunuyor. Diğer bir deyişle sadece 10.000 kişiye yetecek ev stoğu mevcut.

Hemen yandaki resim Dublin şehir merkezine 20 dakika yürüme mesafesinde bulunan bir evin kiralık odasını tutabilmek için bekleyen yaklaşık 100 kişiyi gösteriyor.Yanlış anlamayın oda bedava değil. Aylık 700 Euro kirası olan ve sırada bekleyen yüz kişinin odayı tutabilmek için yarıştığı sıradan bir kare.


Özellikle dil eğitimi için gelecek arkadaşlara tavsiyem imkanınız varsa alternatif ülkeleri de değerlendirin. Ay sonu kazandığınız paranın tamamını 15 metrekare içinde 4 kişinin yaşadığı bir oda kirasına verebilirsiniz. 20 saatlik çalışma izni sizi cezbediyor olabilir ancak öğrencilik döneminde aynı yollardan geçmiş bir büyüğünüz olarak çalışma vizesinin tek çare olmadığını da rahatlıkla söyleyebilirim:)



Ev Nasıl Bulunur

Burada anlatacaklarım kendi tecrübelerime ve araştırmalarıma istinaden yazdıklarım olacaktır. Zaten başka türlüsü de düşünülemezdi😊


İrlanda ve Dublin'de ev tutmak istiyorsunuz.Önünüzde seçenekleriniz çok sınırlı. Daft yada MyHome. Şahsi düşüncem, MyHome arayüz, kullanışlılık ve filtreleme açısından Daft'a göre çok üst düzeyde. MyHome ile istediğiniz nitelikte evleri çok daha kolaylıkla bulabiliyor, hatta alarm kurup bu niteliklerde yeni bir ev ilanı açılınca notification gelmesini sağlayabiliyorsunuz. Ancak ilan sayısı bakımından Daft çok daha iyi durumda.


Öncelikle beğendiniz evi yukarıda belirttiğim sitelerden buluyorsunuz ve ev sahibine yada emlakçıya mail atıyorsunuz. Muhtemelen cevap gelmeyecektir. Yılmayın, başka bir ev bulun ve onu kiralayana mail atın. Yine cevap gelmedi değil mi? Bu çok normal.Ben yaklaşık 150 tane farklı ev sahibine yada emlakçıya mail attım ve yalnızca bir tanesi bana geri döndü. O da şu an oturduğum evin sahibi.

Dublin için konuşursak, emlakçılar kapılarını kitleyip ofislerinde oturuyorlar.Konuşmak isterseniz, mail atın cevabı alıyorsunuz. Çünkü talep çok fakat portföylerinde yeteri kadar ev olmadığı için yalnızca seçilmiş azınlıktaki insanlar emlakçıların filtrelerinden geçip ev sahibiyle tanışabiliyorlar. Hatta geçtiğimiz hafta okuduğum bir makalede, Dublin'de bir mahallede tekel olan bir emlakçı, elinde 120 tane ev olduğunu fakat bunların yalnızca 3 tanesinin kiralık olduğunu anlatıyordu.

Benim ev bulmam ise tamamen şans eseri oldu. Yukarıda değindiğim gibi  2 haftada 150 tane mail attım ve sadece bir kişi bana geri döndü. Attığım mailimi beğendiğini ve shortlist'e kaldığımı, benle mülakat yapmak istediğini ve hangi gün müsait olduğumu sordu. Evet, o gün sakal tıraşı oldum, güzel bir business casual takım giyip ev sahibiyle tanışmaya gittim. Şans eseri ev sahibinin eşi, müdürümün çocukluk arkadaşı çıktı ve mülakattan 3 gün sonra kiracımız olarak sizi seçmeye karar verdik diye telefon geldi. Şaka gibi değil mi? Emin olun hayatımın hiçbir safhasında bu kadar heyecanlanmadım ve stres yaşamadım. Çünkü bu ev sahibi ile anlaşamasaydık elimde ikinci bir seçenek yoktu.

Şu an çalıştığım ofiste hamile olan İrlandalı bir arkadaşım var. Çocuğu olacağı için evini değiştirmek istiyor fakat 8 aydır ev bulamadığını söyledi ve benim nasıl bu kadar çabuk bulabildiğime çok şaşırdı. Sonradan müdürümle konuşurken kendisi bana aynen şunu söyledi. " Burak, seni İrlanda'ya getirdik ancak tüm şirket olarak senin nasıl ev bulacağını kara kara düşünüyorduk.Bunu sana yansıtmamaya çalıştık."

Aşağıdaki konulara dikkat etmeniz ev bulmanız konusunda size yardımcı olabilir


  • İrlanda'ya ailecek geliyorsanız, mutlaka ama mutlaka şirketinize 1 aylık geçici konaklama ayarlattırın.Bu hem başınızı sokacağınız yer anlamında, hem de göçmenlik işlemleri sırasında adres verme anlamında size yardımcı olacaktır.
  • Bu süre içinde nasıl olsa daha zamanım var diye işi ağırdan almayın. Gidin mahalleri gezin. Ofisinize ulaşım imkanları nasıl, ne kadar zaman alıyor, market , restoran vb. sosyal imkanlar var mı anlamaya çalışın. 
  • Dublin'de nerdeyse kimse şehir içinde yaşamıyor. Hem aşırı pahalı hemde ev bulmak zor. Genelde insanlar ulaşımı kolaysa 1 saatlik mesafeki civar ilçelerden gelmeyi dert etmiyorlar. Buralar da ucuz değil ancak nisbeten daha fazla ev var ve daha yeni olabiliyor. 
  • İrlanda hattınızı alın. Attığınız maillerde bu telefondan size ulaşabileceklerini belirtin. Kimse Türkiye numarasını aramak istemez. 
  • Ofiste beraber çalıştığınız İrlanda'lı arkadaşlarınızdan ev tutmayı planladığınız bölgeler hakkında bilgi edinmeye çalışın.
  • Pazarlık yapmayın. Sizden sonra o evi kiralamak için bekleyen belkide 100 kişi daha var. Boşuna ev sahibinin sizin hakkınızda yanlış düşünmesini sağlamış olursunuz.
  • Aynı iş mülakatında olduğunuzu varsayın ve ona göre davranın. Kendinizi ev sahibinin yerine koyun ve kiracınızdan ne beklediğinizi düşünün. Kirayı gününde yatıracağınızı, eve çok iyi bakacağınızı, temiz ve düzenli olduğunuzu, düzenli bir hayatınız olduğunu  ve komşularla iyi geçineciğinizi ev sahibine inandırın. 
Diyelim ki bir ev buldunuz ve ev sahibi yada emlakçı ile prensipte anlaştınız. Ev ile ilgili aşağıdaki noktalara dikkat etmeniz, İrlanda'da konforlu bir hayat geçirmeniz için size yardımcı olacaktır
  • Kiralayacağınız evi direk landlord'dan (ev sahibi) kiralıyorsanız, konuştuğunuz kişinin gerçekten o evin sahibi olduğundan emin olun. Ev ile ilgili sigorta poliçesi yada vergi formu sorup, üzerinde yazan isimle konuştuğunuz kişinin aynı olduğundan emin olun. Evi kiralamaya yetkisi olmadan insanların tecrübesizliğinden faydalanmak isteyen bir sürü fırsatçı var.
  • İrlanda 'da "accidentally homeowner" diye bir tabir vardır. 2008-2014 arası aşırı düşüş yaşayan gayrimenkul piyasasından yararlanıp 5 haneli rakamlara ev alan bu insanlar, şu sıralar bu evleri çok rahatlıkla 6 haneli rakamlara satabiliyor. Devletin kiralardan %50 vergi alması ve kiracıyla uğraşmanın zorlukları sonucu insanlar evlerini kiralamaktan çok satmayı tercih ediyorlar. Ev sahibi yada emlakçı ile görüşürken evin kısa süre içinde satılma ihtimalinin olup olmadığını mutlaka sorun. Yeni ev sahibinin sizi evden çıkarma hakkı olduğundan tatsız bir sürprizle karşılaşmamış olursunuz.
  • İrlanda nemli bir ülke. Dolayısıyla evi incelerken köşelerde küflenme var mı diye kontrol edin.
  • İrlanda yazları da serin olabiliyor. Haliyle yılın büyük bir bölümünde evi ısıtma ihtiyacı doğabilir. Evin ısıtma sisteminin nasıl olduğu ödeyeceğiniz enerji faturalarının da habercisi olabilir. Mümkünse merkezi ısıtmalı evleri tercih edin(Türkiye'deki kombili evlere tekabül ediyor, yanlış anlaşılma olmasın). Elektrik, doğalgaza göre daha pahalı olacaktır.
  • Kiralayacağınız ev müstakilse park ücreti ve çöp vergisi ödeyebilirsiniz.Ev sahibinden mutlaka bu konu ile ilgili bilgi alın.
  • Bir önceki kiracının neden çıktığını ve ortalama ne kadar enerji faturası(elektrik ve doğalgaz) öğrenmeye çalışın.
  • Aileniz ile birlikte geliyorsanız ve çocuğunuz varsa, okula yakın yerlerde ev tutmaya çalışın. İrlanda'da okul servisleri Türkiye'deki gibi yaygın değil. 
  • Evi kiraladıktan sonra ev sahibinin sizi Residential Tenancies Board portalına kaydettirmesini isteyin. 
  • Kira sözleşmesindeki yer alan demirbaşları iyice kontrol edin. Herhangi bir eksiklik varsa mutlaka bildirin. 
Evin yapım tarihini öğrenin. Tam olarak tarihini hatırlamasam da 1970 öncesi yapılan evler kullanılan malzemeden tutun da enerji verimliliğine kadar günümüz ev standartlarını karşılamayabiliyor. Ayrıca evin ne kadar enerji dostu olduğunu ev sahibine BER(Building Energy Rating) lisansını sorarak öğrenebilirsiniz.
  • Aşağıdaki haritaya bakarsanız şehrin etrafını saran M50 otoyolunu görebilirsiniz. M50 otoyolu zamanında şehiriçi trafiğini rahatlatmak için yapılmış ve transit trafiğin şehrin dışından dolanmasını sağlayan bir çevreyolu. Dublin şehrini M50 yolunun içinde kalan kısmı olarak nitelersek yanlış yapmış olmayız. Bu sarı çizginin dışında kalan kısımlar ise çevre şehirler(town) ve birçok insan gerek toplu taşıma, gerek özel taşıtları ile civar şehirlerden çalışmak için merkeze geliyor. Genelde şehrin kuzey tarafları daha yeni yerleşim alanları olduğu için daha ucuz ve daha yeni evlere sahip. Şehrin kuzey-doğu yakası en pahalı evlerin olduğu bölgedir. Şunu tekrar hatırlatmakta fayda görüyorum. Dublin'de raylı sistem çok kısıtlı. Toplamda 2 tramway(LUAS) hattı ve 1 banliyo tren(DART) hattı bulunuyor. Neredeyse ulaşımın çok büyük kısmı hala otobüslerle yapılıyor ve heryere rahatlıkla otobüs bulabiliyorsunuz.
Dublin ev ve bölgeler
  • Altın Kural : Evden şehir merkezine yada işinize otobüsle 0-30 dakika içinde gidebiliyorsanız efsane( bence bisikletle gidebilirsiniz). 30-60 dakika arasında gidiyorsanız çok şanslısınız. 60-90 dakika arasında gidiyorsanız siz de çoğunluğun bir parçasısınız. 90+ dakika ise ya oturduğunuz ev çok çok ucuz olmalı yada başka bir zorunluluk vardır. 

Bir sonraki yazım herkesin merak ettiğini düşündüğüm kişisel ekonominiz ve harcamalarınız üzerine olacaktır. Buradan ilgili yazıya ulaşabilirsiniz.



Yorumlar

Popüler Yayınlar